Peygamberler Niçin Gönderildi?

Cenâb-ı Hakk’ın, peygamber göndermesindeki hikmet nedir?

Doğruyu yanlıştan ayırmada bir ölçü olan “akıl”, mânevî bir rehber olan “kalb” ve istediğini seçebilme gücü olan “irâde”ye sahip insanoğlu; bu ilâhî ikrâmlarla birlikte imtihan gereği, içinde sinsi düşman, yani “nefis” engeliyle de perdelenmiştir. İçindeki bu düşmanının yanısıra, dışında da “iblis”, onu hidâyetten uzaklaştırmak için nöbet tutmaktadır.

Cenâb-ı Hak, insanoğlunun acziyetini ve zaaflarını bildiğinden bir de içlerinden müstesnâ yaratılışlı sâlih zâtları “rehber” olarak vazifelendirmiştir.  Bu ilâhî rehberlerin bütün insanları kuşatması için ilk insan Hazret-i  Âdem, aynı zamanda ilk peygamber olmuştur. 

Bu rehberlik silsilesi, insanlığın iç ve dışının karardığı, önlerini gösterecek bir nûr aradıkları her ân karşılarına çıkmış ve bu hâl son peygamber Muhammed Mustafa                 -sallallâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’e kadar böyle devam etmiştir. Bu ise, aynı zamanda ilâhî rahmetin en mükemmel bir tezâhür şeklidir.

 

Peygamberler insanlara ne öğretmişler, onların gönlüne nasıl bir “nûr” vererek rehberlik etmişlerdir?

Cenâb-ı Hakk’ın yeryüzündeki âyetlerini göstererek, kendilerine gece-gündüz, mümin-kafir ayırt etmeksizin binbir türlü ikram ve ihsanda bulunan Allah’ı tanıtmışlardır.

İnsanların iç dünyalarını temizlemiş, kendilerini Kitab ve Hikmet’i öğrenecek hâle getirmiştir. (Âl-i İmrân, 164; Cuma, 2) 

Onları kullara kulluktan kurtarıp, sadece Allah’a kul olmaya yükseltmişlerdir. Ahiret azâbını hatırlatarak, dünya ve âhiretlerini cennete çevirmenin yolunu göstermişlerdir.

Peygamberler, söylediklerini bizzat yaşamışlar ve insanlara “üstün ahlak” sergileyerek «üsve-i hasene: en güzel örnek» olmuşlardır. (Ahzab, 21) Bu sayede kızını diri diri gömen, yarı vahşi çöl insanını, câhiliyet uçurumunun dibinden gökyüzündeki “yıldız”lar seviyesine ulaştırmışlardır. 

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle