İnsan İçin...

Cenâb-ı Hak insanı ahsen-i takvîm, yani varlıkların gözdesi olarak yarattı. Onun yaşayacağı mekânı bin bir türlü nîmet ve güzelliklerle donattı. Rabbine dost olan kulları da kendisine halîfe olarak îlân eyledi. Bu şerefi kaybetmemesi için de insanoğluna mübârek bir silsile hâlinde peygamberler gönderdi. Bütün âlemleri insanın emrine âmâde kıldı. Gafletini bertaraf edenlere bilhassa nice rahmet-i ilâhî hazırladı. 

Hâsılı Cenâb-ı Hak, zirve bir sanat hârikası olarak yarattığı insana, müstesnâ bir değer vermekte ve onun tekrar cennete girmesini arzu etmektedir. Ey insan, bu kadar nîmete vefâsızlık, bize yakışır mı?

 

Rûhundan Hak, rûh üfledi,

Bu muhabbet insan için!

Ezelden halîfem dedi;

Etti sohbet insan için!..

 

Oldu insan Hakk’a gözde,

Tüm melekler etti secde,

Yüce kıymet hak indinde,

Nice izzet insan için!

 

Berrak sular, tâze hava,

Dağlar, taşlar, yeşil ova,

Şifâ şifâ, devâ devâ,

Bunca nîmet insan için!

 

Açarken gül, şakır bülbül,

Rüzgâr ile hû der sümbül,

Devrân eder nîsan - eylül,

Bin bereket, insan için!

 

Yerde ırmaklar ve çaylar,

Gökte kandilli saraylar,

Güneşler, yıldızlar, aylar,

Eyler hizmet insan için!...

 

Unutma sakın vefâyı;

Hak ki, sonsuz bir safâyı,

Hem Muhammed Mustafâ’yı,

Kıldı rahmet insan için!

 

Ölüm bile sırr-ı hayat,

Meçhulde de mâlûm sanat,

Bin bir âlem, bin bir sıfat,

Bin bir hikmet insan için…

 

Seyrî, oku esmâ esmâ, 

Zâhir olur nice mânâ.

Zerre-kürre, iki dünyâ,

Sekiz cennet insan için…

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle