Tatil Nedir Ve Nasıl Değerlendir..

Özellikle yaz mevsiminin artık kendini hissettirmeye başladığı şu günlerde gündemimizi meşgul eden hadiselerden birisi de “tatil” meselesidir.

Tatil tam anlamıyla ne dinlenmedir, ne eğlencedir, ne de seyahattir. İlk bakışta bu üç unsuru bünyesinde barındırıyor görünmesine rağmen tatilin aslında bambaşka bir hadise olduğunun altını çizmek gerekiyor. Peki, tatil nedir?

Tatil, Batılı hayat tarzının oluşturduğu bir tüketim şeklidir. Materyalist dünyanın bunalımından bir nebze kaçışı ifade etmekle beraber, yine enteresan bir şekilde kendi içinde materyalist hayat tarzını destekleyip besleyen bir hadisedir.

Tatil kelimesi, bilindiği üzere atâletle aynı köktendir. Kelime olarak da âtıl bırakma, çalışmayı boşlama gibi anlamlara gelir. Ancak vaktinin her saniyesini Allah’a kulluk ederek değerlendirmekle mükellef bir Müslüman’ın gerçek anlamda kendini tatile çıkarması, yani âtıl bırakması düşünülemez. Üstelik âyet-i kerîmede “Bir işten boşaldığın vakit hemen başka işe koyul.” (İnşirâh Sûresi, 7) buyrulmaktadır. Bu âyet-i kerîme kesinlikle istirahat etmeyi ve dinlenmeyi yasaklayan bir emir içermemektedir. Aksine dinlenmenin en güzel şeklini bizlere göstermektedir. Nitekim bir işten yorgunluk hâsıl olduğu an meşgale değiştirmek, en güzel ve verimli bir dinlenme şeklidir. Ayrıca sâlih bir kulun yerine göre uyuması bile bir ibâdet iken, Müslüman için boşa geçirilmesi mümkün olan hiçbir vakit düşünülemez.

Bir Müslüman olarak artık hayatımızın içine kaçınılmaz olarak girmiş bulunan tatil günlerimizi, keyfî bir surette boşa harcayıp hebâ etmemeli, aksine faydalı ve güzel işlerle değerlendirme yoluna gitmeliyiz.

 

TATİLİMİZİ NASIL DEĞERLENDİREBİLİRİZ?

Tatil yaparken en değerli sermayemiz olan vaktimizi tüketim ve israf kültürünün bir parçası olmaktan kurtarıp verimli ve faydalı faaliyetlerle değerlendirmeliyiz.

Bunun için de tatil günlerimizde şu noktaları dikkate almamız, vaktin Müslümanca değerlendirilmesinin gereklerindendir:

- Tatili, sıla-i rahim için bir fırsat bilmeliyiz. Sıla-i rahim (akraba ziyareti) tatilimizin önceliği olarak kabul edilmelidir. Sıla-i rahim, hem dinî bir vecibedir, hem de toplumumuzdaki sevgi ve dayanışma ruhunun yapı taşlarından birisidir. Anne ve babamız başta olmak üzere bütün yakın akrabalarımızın bizim üstümüzde belli aralıklarla ziyaret hakkı vardır. Tatili öncelikle bu hakkın îfâsına tahsis etmeliyiz.

- Tatillerimizi, diğer zamanlarda çoğumuzun, farklı meşguliyetler sebebiyle vakit ayıramadığı kitap okuma faaliyetleriyle kıymetlendirmeliyiz. Kitap okumak, tatili değerlendirmenin en güzel yollarından birisidir. Ancak, büyük bir teessüfle görüyoruz ki, toplum olarak okumayı çok fazla ihmal ediyoruz. Hiç olmazsa tatil günlerimizi kitap okumak için bir fırsat bilelim. Okunacak en değerli kitabın Kur’ân-ı Kerîm ve tefsirleri olduğunu sadece hatırlatmakla yetinelim.

- Tatil günlerimizi, kendi öz kültürümüzü, insanımızı ve tarihî değerlerimizi bilip tanıma fırsatı olarak değerlendirmeliyiz. Bunun için seyahatlerimizde öncelikli olarak kendi ülkemizi tercih etmemiz yerinde olacaktır. Bu çok önemli bir husustur. Çünkü kendi kültürünü farklı veçheleriyle ve daha yakından tanımak, insanın kendisini tanıması yolunda büyük bir ehemmiyete sahiptir.

- Tatillerimizde tabiatle haşır-neşir olma yolunu tercih etmeliyiz. Çünkü tabiî güzellikler, ruhî birer huzur kaynağıdır. Özellikle modern şehir hayatında rûhen ve bedenen yorulan insanın böylesi bir tatile daha çok ihtiyacı vardır. Ancak tabiattan gerçek anlamda istifadenin gerçekleşmesi için ona bir piknik yeri olarak değil, bediî güzelliklerin ve eşsiz ibretlerin ilâhî bir sergisi nazarıyla bakmalıyız.

Bu hususları dikkate alarak doğru ve verimli bir sûrette değerlendirilen tatil, kişiye kendini ve medeniyetini tanıma ve geliştirme fırsatı verir.

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle